Monday 7 June 2010

IKEA – DHL ikilisi: Evinizin her şeyi zarar görebilir..

IKEA’yı Amerika’da yaşadığım yıllarda tanımıştım ve öğrencilik yıllarımda pratik alışveriş için güzel bir yerdi. Birkaç yıl önce Türkiye’de açıldığında da memnun oldum, her zaman eve alacak pratik bir şeyler çıkıyor. Mutfak için bir masa, iki kitaplık, iki de şifonyer aldım. Ufak tefek de birçok şey almışımdır.
Ancak artık oradan mobilya almamaya kararlıyım. Öncelikle beğendiğim mobilyayı depo kısmından alıp kasaya götürmek tam bir kabus. Özellikle de eve teslim ve montaj hizmetlerini satın alacaksam neden depodan o mobilyayı alıp önce kasaya sonra da ev teslimi için DHL sırasının önüne taşıyorum. Bu devirde stok kontrol için bir yöntem bulsunlar. Teslim servisinin de sahibi IKEA olmalı, anlaşsınlar ve müşteriye tek bir yüz baksın. Ya da orada birkaç firma olsun DHL dışında, ben aralarından seçeyim. Çünkü bir problem olduğunda birbirlerinin üstüne atıyorlar, sanki benim orada DHL dışında bir yeri seçme şansım varmış gibi.
Neyse konuya geleyim. Büyükçe bir şifonyer beğenmiştim. Uzun süredir beğeniyordum da, evde nereye sığdıracağım diye düşündüğümden alamıyordum. Sonunda eşyaları yerinden oynatıp gereken enerjiyi sarf etmeyi göze alarak satın alma kararını verdim. Depoda şifonyeri bulup tekerlekli zımbırtıya yerleştirinceye kadar belim yerinden oynadı. Yanımda bir arkadaşım daha vardı, iki kişi zorlandık. Yardımcı olabilecek görevli gibi kimse de yok ortalarda.
Sonra sıraya girdim, parayı ödedim. Bu kez dışarıda teslimat ve montaj sırasına girdim. Ertesi gün teslim edebileceklerini, ancak teslim ve montaj ekibi farklı olduğundan montaj için daha sonraya gün verdiler. Verdikleri gün teslimat yapıldı, burası iyi. Daha sonra montaj ekibinin geliş tarihi de iyiydi.
Problem montaj ekibindeydi. Biri tecrübeli diğeri tecrübesiz iki kişi çok hızlı bir şekilde montaj yapıyorlar. Ben de o sırada içeride yeri değişen eşyaları yerleştirdiğimden sürekli takiplerinde olamadım. Montaj eşyasında şifonyer parçalarını yatağa yasladıklarını gördüm ve bu konuda uyardım bir ara. Oda çok kalabalıktı dağınık şifonyer parçalarıyla, etrafı görmek mümkün değil. Montaj bitti, ürünü kontrol edin dediler, baktım sağında solunda bir şey yok, kabul formunu imzaladım gittiler.
Yarım saat bir saat sonra fark ettim ki Yatsan’dan yeni aldığım yatağın deri benzeri baza kaplamasını çizmişler. Hemen aradım montaj ekibini ancak biz yapmadık dediler. Bu konuda IKEA’yı detaylı olarak bilgilendirdim, yatağı alalı henüz 15-20 gün olmuştu ve böyle bir çizik kesinlikle yoktu. Onlar da DHL’le konuştular, anladığım kadarıyla iki tarafta sorumluluğu üstlenmedi. Böylece IKEA’dan yeni bir şifonyerim olurken, yepyeni yatağım da hasar görmüştü. Bu hasarın telafisi hem en az birkaç yüz TL, hem de zaman kaybı demekti.


IKEA-DHL notu:
O yüzden IKEA’dan mobilya alışverişine değmez. Satın aldığınız ürünün maliyeti iki katına geliyor eve gelen hasarla. Beliniz falan da sakatlanırsa eşyaları yüklerken, onun tedavisi de yok.
Modoko’ya gidin alın, hem siz belinizi yormayın, hem de birleşmiş şekilde gelsin mobilyanız.

No comments:

Post a Comment